[Ana Sayfa ][Yazılar

Dolores Aschcroft-Nowicki ile Söyleyiş

10 Haziran, 1996 

Yazan Mark Stavish M.A., FRC, SI

Bu yazının İngilizce'sini Mark Stavish'in web sitesinde birçok ilginç yazıyla birlikte bulmak mümkündür. Ayrıca sitemizde Mark Stavish'in bir çok yazısı bulunmaktadır (bkz. Yazılar: Maji). Batı Ezoterik Geleneğinde Dolores Aschroft-Nowicki'nin kendine has görüşleri vardır ve temsili olarak görülmemelidir. Bazıları, önerdiği yöntemler hayal gücüne aşırı ağırlık verdiğini ve klasik yöntem ve amaçlarını modernleştirme ve sadeleştirme uğruna sulandırdığı diye eleştirmiştir. Ama yine de oldukça ünlü ve sevilen biridir.   

Çeviren Kemal Menemencioğlu - Translation Copyright © 2003 hermetics.org

All Rights Reserved. Copyright Mark Stavish, M.A. 1996.

 

Öğretmen, konuşmacı ve yazar olarak Dolores Aschroft-Nowicki on binlerce Batı Ezoterik Geleneği öğrencisini aydınlatmıştır. On kitap yazmanın dışında, dünyanın başta gelen ezoterik okullarından biri olan "Işığın Hizmetkarları"nın (Servants of the Light (SOL)) kurucusu ve Başkanıdır. Rahmetli Dion Fortune'nın1 bir öğrencisi W.E. Butler2 ile birlikte kurduğu bu Cemiyet, dört yıllık kişisel etüt içeren pratik maji, Kabala ve okültizm öğretilmektedir.    

Stavish: Maji nedir?

A.N.: Maji sanat ve bilimin bir karışımdır. Geleneksel unsurlar, zarif hareketler içermesi, tınlayan invokasyonları, renk, görüntü, ses kullanımından dolayı tam anlamıyla bir sanat formudur. Ama aynı zamanda bir bilimdir, çünkü yaptıklarımızdan, yarattığımız, içinde yaşadığımız, hareket ettiğimiz ve varlığımızı sürdüğümüz düşsel içsel manzaralardan bir sonuç bekliyoruz.

Stavish: Öyleyse, yaratıcı imgeleme veya hayal gücü içeren diğer psiko-terapi yöntemlerden farkı nedir?

A.N.: Aslında büyük bir farkı yoktur. Keşke maji yerine başka bir kelime kullanabilsek. Artık ne yaptığımız veya yapmak istediğimiz şey demek değildir. Başka bir terminoloji bulmamız gerekiyor. Maji her şeyden önce bir inanç tarzıdır. Majide çevremde bazı unsurları kontrol edebileceğimi söylüyorum, imgeleme, hayal gücü, nefes teknikleri ile salgı bezlerimin bazı yönlerini kontrol edebilirim, bu da bir bakıma bilimsel yönlerine girer. Dolayısıyla, maji bir karışımdır, sanat, imgeleme, hayal gücü, fantezinin sağlam bir temel üzerinde kurulu bir karışım, çünkü bir bilimdir. Doğrusu anahtarlarını kaybetmişiz.

Stavish: Anahtarlar nedir?

A.N.: Anahtarlar kadim mister okulların kullandığı talim metotlarıdır. Elimizde bazı imalar vardır, papirüste yazıtlarında kalıntılar vardır, ancak elimizde farklı bilinç hallerini, şuur projeksiyonu nasıl sağladıkları konusunda eksiksiz bir sistem yoktur.

Stavish: Batı Geleneklerinin tehlikede olduğunu söylediniz. Aynı zamanda kendilerinin en kötü düşmanları mıdır?

A.N.: Ah evet!

Stavish: Karşılaştıkları tehlike nedir?

A.N.: Kendi ağırlıkları altında çökme tehlikesi altındalar.  Hiç kimse artık çalışmak istemiyor. Hiç kimse "bu işi başarmam için on yıl sürekli çalışmam gerekiyor" diyecek kadar adanmış değildir.

Stavish: Bu da sürekli anımsadığım şeyle ilgili, Doğu Geleneğine kıyasla, Batı Gelenekte Üstadımız yok, ve bir çok kişi Batı Gelenekte, Doğu Geleneğine kıyaslanacak hiçbir disiplinimiz olmadığını söylemiştir. Batı Geleneğine nasıl disiplin getiririz?  Ve Üstatları nerededir?   

A.N.: Disiplin! Ben İçsel Işık Cemiyetinde (Society of the Inner Light)3 eğitildim. Bu sabahları meditasyon için bir süre zaman gerektiriyor, çünkü bu sürede uyku haline daha yakın olduğunuz söylenir. Ayrıca idrak ettiklerinizi kısa ve açık bir şekilde en fazla on cümlede özetlemeniz beklenmektedir.      

İki tradisyon4 veya panteona aşina olup, o konuda kapsamlı bilgi sahibi olmanız istenmektedir. Size bir kitap listesi veriyorlar ve okuyup etüt etmeniz gerekir. Şimdi SOL cemiyetinde biz buna benzer bir program izliyoruz. Biz biraz daha toleranslıyız ve özet için on yerine on dört cümle sınırını koyuyoruz  On dört cümleyi aşarsa üzerini çizeceğimi söylüyorum. Dolayısıyla, en önemli idrakinizi bu şekilde yazdığınız taktirde, yine de okunmayacaktır.  

Saatlerce meditasyona inanmıyorum. Zihin yorulur ve verim azalır. Oldukça kapsamlı bir okuma listemiz var. Bu listede ayrıca konuyla ilgili bazı öykü ve romanlar da vardır. Maji çok kapsamlı bir konu olduğundan "oloji" sonlu birçok kitap da vardır.

Sanırım ki, Batı üstatların çoğu pek ortaya çıkmaz. Onlar genelde "zihinsel deyinme", "üstten denetim" veya daha nadir olarak "içte mekan eden" dediğimiz tarzda çalışır.   

Stavish: [Her konuda bilgisi olan] bir Rönesans adamı olmanız gerekir.

A.N.: Evet aynen öyle, ve bu terimin ötesinde öğrencilerin kafasına sokmak istediğim bir şey daha var, yeni bir şekilde düşünmemiz gerekiyor. Eski düşünme usulü öne doğru bakmaktır. Thaleus'te Grekler'in yaptıklarını gibi, Myles'in köşelerin etrafından düşünme yöntemini öğrenmemiz gerekiyor. Biz şimdi farklı bir Rönesans yaşamaktayız. Majisyen için sadece dik açılara dönmek değil, ama bir yıldız patlaması gibi her tarafa açılması söz konusudur. 

Stavish: Maji ve düşüncede bu yeni yönünü nasıl görüyorsunuz ve şimdi buna neden ihtiyacımız var?  

A.N.: Bilim... saf bilim bir bakıma bizi yoldan çıkarıyor. Bazı nükleer aygıtların gelişimiyle . . . Çevreyi tamamen kirletme pahasına da olsa , herkesin istediği her şeye sahip olma fikri ile bizi yoldan çıkarıyor. Günün birinde belki ihtiyacımız olur, elimizde bir iki tüp çiçek virüsü saklayalım düşüncesi hakim. Bilim birçok açıdan bir Karanlık Güce dönüşmektedir.    

Stavish: Yeni Çağ hareketi temelde bir kıyamet günü vizyonu üzerinde inşa edilmiştir. Bu biraz çelişkili değil mi? Bir yandan "pozitif düşün ve zengin ol" deniliyor, diğer yandan dünyanın iki bin yılında sona ereceği düşüncesi vardır.

A.N.: Sanırım ki, ne zaman önemli bir zaman ayrımına gelirsek, insan psikolojisinde felaket beklentisi ortaya çıkmaktadır. M.S. bin yılında da insanlar dilencilere her şeylerini veriyorlardı, hatta şatolarını bile. Sanırım, insan psikolojisinin derinliklerinde öyle bir şey vardır ki, şartlar ne olursa olsa, kıyam ve felaket beklentisi hep var olacaktır. Bence Kıyam Günü denilen şey bu yeni düşünce tarzı olacaktır.  Bugün ve 2020 yılı arasında bir geçiş dönümü olması şarttır. Bu sadece bilim de değil, ama insan zihninde. Biz bir kavramı, bir düşünce tarzını idrak edebileceğiz. Türümüzü içerecek bir şey idrak edeceğiz. Kıyamet, çaresizlik hisleri toplu bilincinin "ben yeni duruma uyum sağlamayacağım, değişemeyeceğim" diyen kısımdan gelmektedir, değişemeyecek alta düşeceğiz kokusu. 

Stavish: Bu bildiğimiz fiziksel realitede bir değişiklik anlamına mı gelmektedir?

A.N.: Sanırım ki, belki beynimizi nasıl kullanacağımıza ilişkin bir düşünce olacaktır. Burada daha dün söz ettiğim bir konuyu açabilirim, sanırım ki çok yakında ilk mütantları5 aramızda görmeye başlayacağız. Bunu da Hollywood okült film anlayışında söylemiyorum, ama telekinezi6, empati7, telepati8 gibi şeyleri yaşamaya başlayan mütantlardan söz ediyorum, bugün benim yaşımdaki insanlarda bile empati çok yaygınlaşmaya başladı.

Stavish: Daha önce majinin kendine has bir inancı, bizim bir şekilde hayatımızın, kaderimizin hakimi olabileceğimiz görüşü olduğundan söz ettiniz. Ancak, çoğu zaman majiyi etüt eden insanlar komşularına kıyasla maddi açıdan çok daha kötü durumdalar ve ezoterik etütleri hayat standartlarına, yaşam tarzlarına olumsuz etki olduğu eleştirilerine maruz kalmaktadırlar. 

A.N.: W. Ernest Butler bir rahipti ve fukaralık ve ruhsallığın birlikte gittiklerini hissederdi. Oysa, Israel Francis Regardie9... sevgili Francis derdi ki: "bu adam lanet olası ne öğretiyor, eğer elektrik faturası sizi kaygılandırıyorsa, nasıl ruhsal olabilirsin ki? Git biraz para kazan kızım." Dolayısıyla kendimi iki iskemle arasında buluyordum. Dolayısıyla, günlerimi çok çalışarak geçirmeye başladım, çoğu kez günde on altı, on yedi saat çalışırım. Buraya gelmem aslında bir tatil gibi.  

Stavish: Biraz da meleklerden konuşalım.

A.N.: Melekler hakkında fikirlerimizin çoğunu Michael Angelo ve Raphael gibi ressamlardan ve tabii Viktorya10 devrindekilerden alıyoruz. Ama onlar arsında belirli bir amaç için dirilmiş enerji yığınlardır. Başmelekler dışında düşünme ve şeyleri birbirine ilişkilendirebilen, insanlara yakın bir şekilde hissedebilen meleklere rastlamıyorsunuz. Çoğu kısa süre parıldayan ve ortadan kaybolan enerji yığınlardır. Onları geometrik şekiller olarak görmeye ve sembolik olarak kullanmaya öğretildim, çünkü bunlar temel biçimlerdir.  

Stavish: Denilir ki, bir Avatar11 veya kurtarıcı en çok ihtiyaç duyulduğu zaman ortaya çıkar. Birçok kişiyi bir kurtarıcı fikri konusunda sevinç duyarken, unutuyorlar, onlar ortaya çıkmadan önce şartların oldukça kötüleşmesi gerekiyor. Karanlık nedendir ve sanki Kozmos diyor ki: "Sizi sürdürmek için, diriltmek üzere B12 vitamini aşısı vereceğiz."  

A.N.: Hep düşünürdüm ki, bu kurtarıcılar belirli soylardan gelir. Genetik mühendisliğin şerliği konusunda birçok kişi yaygara kopardığını biliyorum, ama bir bakıma anladığım kadarıyla bu kişilerin bedenleri bir kenara itilmiş çok gevşek bir eterik bedeni12  barındıracak şekilde tasarlanmıştır. Bu da onun yerine alacak başka bir şeye yer vermektedir, o da çevreyle iletim kurmakta, etrafında öğretebileceği bir grup seçmekte ve böylece bir şeyleri sürebilecek bir çekirdek oluşturmaktadır. Bu minyatür bir patlama gibidir. Elde adeta bir atom var, o atom bir bakıma bir çift oluyor, içinde mekan eden veya gölgeleyen biri var, sonra da patlama yayılıyor ve bütün diğer zerrecikler kendileri de birer odak notası olmaktadır.

Stavish: Melekler konusunda konuşuyorduk, acaba biraz geriye gidebilir miyiz. Başmelekler acaba sadece üst benliğimiz mıdır? Yoksa bazılarının iddia ettiği gibi bizi gözetleyen uzak bir akraba mıdır?

A.N.: Sanırım ki arada bir, öte tarafa geçen bir akraba sevgili bir torun veya çocuğunun zor bir döneminde destek olmak üzere yakınlarda bulunmaktadır. Bunu Koruyucu Melek olarak görmüyorum. Düşünüyorum ki bir bakıma biz kendi Koruyucu Meleklerimiziz. Ancak kendi sesimize dinlemiyoruz. Herkese sürekli söylüyorum, ama esasta kimse pek inanmıyor, aslında dinleyecek olacak şey içimizdeki ilahilik parçasıdır.   

Stavish: Tanrıları bundan dolayı mı çağırılıyor, invoke13 ediyoruz?

A.N.: Evet çünkü inanamıyoruz. Eğer dışımızda değilse, o gerçek değildir. Ama buna katlanamıyorum, onun yeri buradadır (göğsüne göstererek). Bir bakıma biz kendi Kurtarıcımız, kendi Koruyucu Meleğiz. 

Stavish: Meleksel güçler hakkında anımsadığım şeylerden biri de Başmelekleri çağırdığın zaman, insanlar İbranice de ne anlama geldiğini irdeleyeceğine, Mikhael adında birini çağırıldığını sanıyorlar, oysa İbranice Mikhael "Tanrı gibi" demektir, dolayısıyla, Başmelekleri çağırdığımız zaman kişileri değil, belirli kaliteleri veya idealleri çağırıyoruz.     

A.N.: Onları çağırdığınız zaman, içinizden çağırıyorsunuz.  Bunu farklı bir şekilde de yapabilirsiniz. İbranice imlasını alabilirsiniz. Mem, Heh ve Lamed harflerini alırsınız ve bunlar sembollerdir diyip bunlardan da güç alabilirsiniz.  

Stavish: Bu beni İbrani harfleri, İlahi İsimleri veya mantraların meditasyonda kullanıldığı ortaçağı Kabala yöntemlerini anımsattırıyor. Harfler enerji motifleri olarak görülür ve birbirine iliştirilip bir İsim yaratılır, sonra onlar bir siliskopta14 veya benzeri bir enerji okuma aygıta sinüs dalgası15 gibi görülür.

A.N.: Aynen öyle!

Stavish: Çeşitli isimlerin o tuhaf çizgiler, Sigilum16  majikal kareler17 veya tılsımlar üzerinde çizdiğimiz zaman, aslında çağrılan güçlerin enerji şekillerini çizdiğimiz önerilmiştir.

A.N.: Bu daha önce söz ettiğim şey, bizim ve herhangi bir şeyin, hatta melek dediğimiz o enerji şekilleri de dahil olmak üzere, inşa edildiğimiz enerji şekilleri aslında vortekslerdir (girdaplar). Eğer bir zerrecik, nötrinolara18  dek parçalarsanız vorteksler, küçük enerji girdapları bulursunuz. Bu hayret vericidir, çünkü her şeyin aynı olduğu anlamına gelir. Herşey değişik kombinasyonlar şeklinde bunlardan biridir.      

Stavish: Fiziksel zaman yolculuğun mümkün olduğunu inanıyor musunuz? Bu konun önümüzdeki günlerde Londra'da J.H. Brennan19  ile birlikte yapmaya planladığınız workshop'ta işlendiği dikkatimi çekmiştir.

A.N.: Evet! Odaklama noktaları dediğimiz bir egzersizimiz vardır. Bir odaklama noktası, bulunmak veya yoğunlaşmak istediğiniz zamanda bir noktadır. Bunu genelde gözetleme şeklinde kullanıyoruz. Ama çok çok kesin olarak belirtilmesi gerektiğini öğretiyorum. Bir tarih ve saat istiyorum.  Bu sizi sınırlandırır, çünkü ne göreceğinizi ve nerede olacağınız bilmezsiniz. İnsanların bundan çok kaygı duyduklarını gördüm, çünkü zihinlerin bir kısmının bir şeyler oluşturduğunu, diğer kısmının da bunun dışında kalmıştır, sonrada geri dönüp kendilerini ayarlamaları gerekti.  Zaman yolculuğunun ileri boyutlara taşıması da olasıdır, örneğin hep Hezekiel'in20 vizyonu beni düşündürmüştür, bizimkilerden biri veya daha ileri ki zamanlardan biri bu zavallı adamın önünde bir odaklama yaparak ödünü koparmış olabilir. Olası olarak bu kişi arkasından büyük bir iz bırakmıştır. Sonrada kalkıp havalanan, ortadan kaybolan da Elijah21  vardır.

Stavish: Web sitenizdeki materyallerde Enokyan22 Majisinden hiç söz edilmediği dikkatimi çekmiştir. Enokyan konusunda uyarılar ve tehlikelerinden neden söz edilir?

A.N.: Enokyan son derece tonludur. Yıllar önce, öğretmenlerimizden biri Enokyan sistemi üzerinde çalışmak üzere bizden ayrıldı. O son derece kompetan bir okültisti ve çok iyi bir ritüelistti. Ayrıca ayakları yere basan biridir. Ancak iki yıl sonra sinirleri harap haldeydi. Evinin bir odasını mabet olarak ayırmıştı, dikkatlice döşemişti ve iki yıl boyunca neredeyse her gün oraya vakit ayırmıştı. Ya Enokyan çağrıları ya da uzun ritüellerini yapıyordu. Bir gün mabede girdiğinde bütün eşyaların odanın bir kenara yığılmış olarak bulmuştu. Eşyaları tekrar yerleştirdi ve kendi kendine böyle şey olamaz dedi. Ama aynı şey sürekli tekrarlandı, hatta bir gün altarını23  tersine çevrilmiş buldu. Oranın enerjilerini tamamen defetti (de-konsakre) ve kapattı. Artık bu çalışmayı yapamam dedi. Bunu yapan her kimse veya neyse herhalde bırakır diye düşündü, ama bırakmadı. Evin her tarafında eşyaları üst üste bir köşeye yığılıyordu. Bir gün kitapların birini yatay, biri üstünde dikey ve üstünde bir bardak su buldu. Her şeyi denedi, evi kutsadı, temizledi, arındırdı, hatta bir papazı çağırarak egzorsizm ayinini24 uyguladı. Egzorszim konusunda insanların bilmedikleri şeyler arasında biri de, Hıristiyanlıktan daha eski şeylere egzorsizm uygulayamazsınız. Sonunda okültizm ile ilgili her şeyi bıraktı, kitaplarını sattı, ama bir sinir buhranına yaşamanın sınırına dayamıştı.        

Stavish: Enokyan neden bu denli sert tepkilidir?

A.N.: Seslerinden (sonics)25 dolayı. Ses evrende titreşimin bazıdır. Bütün o küçük vorteksler yanlış yöne gönderilebilir. Ses gerçekten çok güçlüdür. Bunu günümüzde pek algılayamadık. Ses bilimine dayalı korunma sistemlerinin olduğunu biliyoruz. Enokyan çalışmalarını yapmadığımı söyledim, ama birkaç yıl önce Herbie Brennan26 tarafından bir Üstatlık Sınıfında bir görünmezlik27 için Enokyan ritüeline katılmama ikna edildim. Bu ritüel bir Cumartesi gecesi yapıldı, kızım da ertesi sabah Yorkshire'den ara sürüyordu. Şimdi bu ritüeli bir tepenin üzerinde Wellington Park adında bir yerde yaptık. Tepenin üstünden altı ilçe görebilirsiniz. Kızımız Tammy bize doğru arabasını sürüyordu. Biz de o arada ne güzel bir gün diyorduk, ta Worchester, Silvershire ve Linconshire'e dek görebiliyorsunuz, ama Tammy arabasıyla daireler çiziyordu, çünkü bir türlü yerimizi bulamıyordu. Sonunda iki buçuk saat geç olarak bize vardığında, sisin inanılmaz yoğun olduğunu söyledi. Bize de hangi sisten söz ettiğini sorduk. O da sizler neler yaptınız, yoksa bir kendinizi görünmez mı yaptınız diye. Oysa böyle bir ritüel yaptığımızı bilmiyordu bile.      

Stavish: Hevesli bir ezoteriste ne önerirsiniz?

A.N.: Ne kadar önemsiz olursa olsun her şeyi kayıt ediniz, çünkü ona tekrar danışacaksınız. Eğer kayıt yaparsanız, bazı ilişkiler ve motifler bulacaksınız ve bunlar önemlidir. Çünkü bunların önce şekillenmesini görürsünüz.  Onlara hazırlıklı olursunuz. Her nedense, biz hiçbir şeyi kaydedip sabitleştirmek istemeyiz. Okuduğumuz zaman onu saçma bulabileceğimizi sanıyoruz. Arkamızda bir kayıt bırakmak keşfettiğimiz bir ülkenin haritasını çiziyoruz. 

 

Tercümanın Notları:

  1. Dion Fortune - (1891-1946) (Gerçek adı Bayan Violet M. Penry-Evans, kızlık adı Violet Firth) (Sitemizde Dion Fortune'in iki yazısı vardır: Kutsal Merkezler ve Kozmik Doktrin ) Ayırca Okült Diriliş ve Altın Şafak Hermetik Cemiyeti - Bölüm 1 yazısında hakkında bilgi verilmektedir ve fotoğrafı vardır. Ayrıca Türkçe'ye çevrilen: Ölüm Kapısından Geçiş Kitabının bir eleştirisi de vardır) Dion Fortune önceden Teosofik Cemiyetinin bir üyesiydi, daha sonra Hermetik Altın Şafak Cemiyetinin bir üyesiyken bir kaç kitap yazmaya başlamıştı. Yazmış olduğu ve Türkçe'ye çevrilen "Aşkın ve Evliliğin Ezoterik Felsefesi", o sıralardaki Cemiyet başkan Moina Mathers ile arasının açılmasına sebep olmuştu.  Moina Mathers'e göre bu kitapta Cemiyetin yüksek dereceye ait bazı sırları açıklanmaktaydı. Ancak, Dion Fortune'un o derecelere henüz inisiye olmaması ve sırlarına vakıf olmadığı belirtilmesiyle affa uğramıştı. Ancak daha ileride Dion Fortune, Moina Mathers tarafından Cemiyetten kovulacaktı. Fortune'e göre Moina Mathers aurasında doğru işaretler olmadığını iddia ederek bu kararı vermişti. Bir görüşe göre Dion Fortune'un Kozmik Doktrin Cemiyetin felsefesine uymuyordu. Dion Fortune'un en ünlü eseri "Mistik Kabala"dır, bu kitapta Dion Fortune o sıralarda gizli tutulan Altın Şafak Kabalasını halka açıklayarak Cemiyeti daha da kızdırmıştır. Okült kitapları dışında Dion Fortune birkaç okült roman ve öykü de yazmıştır. Hayat hikayesini veren birkaç kitap çıkmıştır.

  2. W.E. Butler - ( - 1978) (Sitemzide W.E. Butler'in birkaç yazısı vardır: Pratik Maji'nin Anahtarları , Ritüel Eğitim Hakkında Notlar ve Kişilik ) W.E. Butler'ın yazdığı kitaplar arasında "Maji: Gücü, Ritüeli ve Amacı", "Majisyen: Eğitimi ve Çalışması", "Majiye Çıraklık" ve Maji ve Kabala".  W.E. Butler okült eğitimini Teosofi ile başlamıştır, bir süre Hindistan'da bulunmuştur ve daha sonra Dion Fortune'den ders almıştır. (Türkçe'ye çevrilen eserleri arasında Ruh ve Madde Yayınlar tarafından basılan "Psikometri" (1990) ve "Pratik Durugörü Teknikleri" (1987) vardır.) 

  3. Society of the Inner Light, İçsel Işık Cemiyeti, Dion Fortune tarafından kurulan ezoterik bir cemiyet ve okul. Halen yürürlüktedir. (The Society of The Inner Light )

  4. Tradisyon - (İng. Tradition) Gelenek, ezoterik anlamda belirli bir gizli öğreti içeren geleneksel bir aktarım. Örneğin Batı Ezoterik Tradisyonu, genel anlamda batıda uygulanan ve Kabala, İslami maji, Gnostizm, Hermetizm, Astroloji, vs. gibi farklı unsurları içeren bir sentez olarak geçer, ama ayrıca bir Hermetik Tradisyonu, Gnostik Tradisyonundan söz etmek mümkündür. 

  5. Mutant - genleri değişmiş, mutasyona uğramış canlı 

  6. Telekinezi - (İng.: Telekinesis) Uzadevim, uzaktan hareket,  psişik güçle cisimleri hareket ettirebilme yetisi (Ergün Arıkdal'ın Metapşik Terim Sözlüğü: "Metapsişik anlamda, süje ve medyomların eşyaları elle veya başka bir maddesel araç olmadan, uzaktan hareket ettirmeleri olayına denir. Özellikle fiziksel medyomluk sahasında ele alınır. Ve fiziksel yeteneği olan medyomların belirgin niteliğidir.) 

  7. Telepati - (İng.: Telepathy) Uzaduyum (Ergün Arıkdal'ın Metapşik Terim Sözlüğü: "Düşünceler arasında doğrudan doğruya bağlantı kurulması. İki zihin veya ruh arasında imaj. fikir. sembol tarzında ortaya çıkan etki alış ve verişi.")

  8. Empati - (İng.: Empathy) Bir başka bir canlının duygularını algılamak, kendini onun yerinde hissetmek. 

  9. Dr. Israel Francis Regardie - (Sitemizde Dr. Israel Regardie'nin iki yazısı vardır: Gerçek Şifa Sanatı  , ve Doğuda ve Batıda Maji ayrıca hakkında bilgi veren Israel Regardie, İnisiyasyon ve Psikoterapi ve Okült Diriliş ve Altın Şafak Hermetik Cemiyeti - Bölüm 2 yazıları vardır)

  10. Victoria Devri - İngiliz Kraliçesi Alexandrina Victoria (1819-1901) Büyük Britanya ve İrlanda Birleşik Krallığı kraliçesi (1837-1901) ve Hindistan İmparatoriçesi (1876-1901) unvanlarıyla İngiltere tarihinin en uzun süreyle tahta kalan hükümdardı. İktidarda bulunduğu devirde İngilizler çok zengin ve güçlüydü, ama aynı zamanda zengin ve yoksul arasında bir uçurum bulunmaktaydı. Victoria devri değerleri aşırı muhafazakar, ahlak değerlerine önem veren bir devir olarak ün yapmıştı. Ayrıca Spiritüelizm, Teosofik Cemiyeti, Hermetik Cemiyet, Altın Şafak Hermetik Cemiyeti gibi bir sürü metafizik hareket yüz binlerce taraftar topladığı, melekler, periler, romantik hayaller resmedildiği, kadim uygarlıklara, arkeolojiye, efsanelere, estetiğe, nezakette önem verildiği bir çağdı. 

  11. Avatar - (Sanskirtçe: Avatâra) Genelde insan suretinde doğmuş ilahi ve görevli bir varlık. Hint mitolojisinde Krişna gibi Tanrı Vişnu'nun enkarnasyonlarıdır, bunların sayısı on olup, şimdiye dek 9'u enkarne olmuştur, sonuncusu beyaz at üzerinde gelecek Kalki yeni bir çağ getirecektir.

  12. Eterik Beden - (İng. Etheric Body) Esir Beden, Teosofik, okült ve New Age literatüründe fizik beden ve astral beden arasında fizik bedenin dublörü, ona dirilik veren sübtil enerji bedeni, birkaç saat fizik bedeninden ayrılışı ölümüne sebep olur (Ergün Arıkdal'ın Metapşik Terim Sözlüğü: Duyularla algılanmayan,  atmosferin ötesindeki uzayı dolduran sübtil madde, eski Yunanlılar'a göre, içinde yoğun kürenin bulunduğu maddenin özü. ..." )

  13. İnvoke, invokasyon - (İng. Invoke, Invocation) Çağrı, davet, niyaz. Okült literatürde üst seviyede bir varlığı çağırmak, ona açılmak, evoke ve evokasyonun (alt seviye bir varlığı karşına çağırmak, celp) tersi. 

  14. Siliskop - (İng. Syliscope)

  15. Sinüs dalgası - (İng. Sine Wave) sinüs işlevini tarif eden dalga şekli

  16. Sigilum, sigil -  (İng. Sigil, Latince: Sigil, Sigilum) Majide belirli varlık veya güçleri çağırmak için kullanılan o varlık veya güçlerin imza, simge veya işaretleri. 

  17. Majikal Kareler - (İng. Magical Squares) Maji ve matematikte belirli matematiksel özelliklere sahip, her sütun ve satırda bulunan sayıların toplamları eşit olması vs.gibi sayı dolu tablo veya kareler. Altın Şafak majisinde çeşitli varlıkların sigilleri bu karelerde isimlerindeki harflerin ebced değerlerine göre çizilir (örnek için bakınız Dördüncü Bilgi Tebliği 'nde gezegen majikal kareler veya kamealar). 

  18. Nötrino - (İng. Neutrino) Atomdan daha küçük, bir atomaltı parçacık sıfır kütlesine yakın kütlesi vardır ve maddeyle hemen hemen hiç bir karşılıklı etkileşimi yoktur.

  19. J.H. Brennan - ("Zamanda Yolculuk" kitabı Türkçe'ye çevrilmiştir (Ege Meta Yayınları) İrlandalı bir okültist, yazdığı kitaplar arasında "Dördüncü Boyutun Ötesinde", "Reenkarnasyonu Anlamak, Geçmiş Yaşamınızı İncelemek için Etkin Teknikler", "Deneyimsel Maji", "Astral Kapılar", "Geçmiş Yaşamlara Beş Anahtar", "Occult Reich" vardır.

  20. Hezekiel - (İng. Ezekiel, Arapçası Hızkıl) Eski Ahitte gördüğü Kerubim ve Tanrının Tahtı içeren vizyonuyla ünlü Nebi. Erich Von Daniken gibileri Hezekiel'in vizyonunu bir uçan daire inişine benzetmiştir. 

  21. Elijah - (İng. Elijah, Arapçası İlyas veya Elyesa) Eski Ahitte Hz. İdris, (Enok, Hanuk) gibi ölmeden gök yüzüne kaldırılan nebi.

  22. Enokyan - (İng. Enochian) Dr. John Dee tarafından aktarılan majikal sistem, "yapay" dil, vahiy ve kehanetler (Sitemizde Okült Diriliş ve Altın Şafak Hermetik Cemiyeti - Bölüm 2 yazımızda bu konuda ayrıntılı bilgi verdik.

  23. Altar - (İng. Altar) Sunak, ritüel masa, majisyenin ritüel objelerini üzerine ve bazen içine koyduğu ufak masa veya sehpa. Altın Şafak sisteminde Kabalistik tekabüllerinden dolayı (on köşe, on yüz ve yirmi iki çizgi vs.) üst üste iki küp şeklindedir. 

  24. Egzorsizm - (İng.: Excorcism) Şeytan, ifrit, cin çıkarma ayini. Bu ayin Katolik papazların kayıtlı ayinleri arasında bulunur. Ama egzorsizm sadece Hıristiyanlığa has bir uygulama değildir ve diğer din ve inanç sistemlerinde de ifrit, ruh, cin musallatı, pozesyonda benzeri uygulamalar vardır. 

  25. Ses bilimi - (İng. Sonics) Ezoterik açıdan sesin okült etkileri.

  26. Herbie Brennan - J.H. Brennan ile aynı kişi.

  27. Görünmezlik - (İng. Invisibility) Görünmezlik olabilme üzerine bir Altın Şafak ritüeli de vardır. Bu gerçek anlamda W.G. Wells'in Görünmez Adam romanındaki gibi bir görünmezlik olmadığı, sadece insanların dikkatini başka bir yöne çevirerek dikkat çekmemek üzerine kurulu olduğu söylenir.                  

[Ana Sayfa ][Yazılar